Hepimizin gerilimli periyotlarda vakit zaman yaşadığı takıntılı (ısrarcı, saçma ve tekrarlayan) niyetler, hayatımızı , okulumuzu, işimizi, ilişikilerimizi etkiliyorsa bu duruma takıntı hastalığı diyoruz (obsesif-kompulsif bozukluk).
Konuta yada bireye mikrop, sperm vb. bulaşması, ocağın, kilitlerin açık bırakılması, simetri, sayı, küfür edermiyim?, sarkıntılık edermiyim?, cinsel bölgelere bakarmıyım ? çocuğuma ya da sevdiklerime zarar verirmiyim? üzere, şahsa saçma, yabancı gelen fikirler ısrarcı bir biçimde gelirler. Kişi bu takıntılardan kurtulmak için çok paklık, muhakkak bir harften kaçınma, sayma, dokunma gibisi kompulsyonlarla meşgul olmaya başlar.
Genel bilgileri her yerde ayrıntılı bir biçimde bulabilirsiniz lakin ben daha çok tedavi ile ilgili size farklı bilgiler sunmak istiyorum.
Gestalt terapisi ve takıntı hastalığının tedavisi:
Öncelikle ilaç tedavileri ya da kimi klasikleşmiş terapi biçimlerinin tesirinin az ve çoğunlukla geçici olduğunu vurgulamalıyım. Ayrıyeten aşağıda vereceğim bilgilerin kimi ağır olaylarda ya da farkındalığı çok düşük hastalarımızda vakit zaman beklediğimizden az tesir gösterebileceğini de vurgulamalıyım.
Tedavide vurgulamak istediğim en kıymetli nokta aslında bu takıntıların bir sonuç ya da savunma olduğunu farkedebilmek. Yani terapide gaye ; sivrisineklerle çaba etmek değil bataklığı kurutmak olmalı. Yani kişinin kişilik yapısı, temas edemediği kutupları ve çocukluk devrinde ona yüklenmiş olanları bulmak veçalışmak. Örneğin birine karşı hissedilen öfkeyi tabir etmek ya da hayatını bu duruma nazaran ayarlamak yerine daima el yıkamak. Ya da bireye çok yüklenmiş denetim ve sorumluk hislerinden bunalmış birinin daha sorumsuz ya da denetimsiz yaşayabilmeyi ve bu durumdan suçluluk hissetmemeyi öğrenmesi yerine kontol takıntılarıyla uğraşması üzere.
Yani kişi hayatı, kavramları, yargılayıp kutuplu bir dünyada yaşamaya zorlandığında, vakit zaman karşı kutbu muhtaçlığına nazaran kullanamadığında takıntı hastalığına yakalanabilir. Uygun bir terapi ortamında bu konular çalışıldığında kişi 1-2 seansta bile süratle rahatlayıp, edindiği bu yeni bakış açısı sayesinde takıntılarından kurtulmaya başlar.
Bu terapi metoduna ek olarak bilişsel davranışçı terapi formülü prensiplerinden de faydalanılabilinir.
Uygun olaylarda vakit zaman ilaç kullanımı tedaviye eklenebilmektedir.
